Hastaneye hepimiz gitmiş ve çaresizlik/öfke karışımı hisler yaşamışızdır. Sorunların bir bölümü ciddi yatırımlar gerektiren şeyler. Ancak bir kısmının maddiyatla ilgisi yok, sadece birazcık akıl yürütme lazım. Örnek: Sabahın köründe KBB muayenesi olmak için hastaneye gidersin. Kenarda oturup beklerken bazılarının bir kağıda isim yazdığını görürsün. Etraftakilere sorarsın, bu buruşmuş kağıdın hasta muayene sırası olarak kullanılacağını öğrenir, kendini 53. kişi olarak eklersin. İki saat bekledikten sonra muayenehane kapısı açılır ve sadece ilk 50 kişinin muayene edileceği söylenir. Hasta halinle söylene söylene oradan ayrılırsın. Bir de yeni adet çıkmış, biraz ciddi bir tetkik yapılacaksa "bana herşey açıkça anlatıldı, riskleri göze alıyorum" yazan kağıdı imzalamazsan işlemin yapılmıyor.
Bence en kolay ve en büyük faydayı sağlayacak uygulama hastalara hastaneye ayak bastıkları anda önlerindeki süreci anlatan (nereye başvurulacak, tetkikler ne kadar sürecek vb.) bir kağıt verilmesi. Ek olarak hazırla bir bilgilendirici sunuş, koy bekleme salonuna monitör, sunuş orada izlensin. Buna benzer şeylerin neden yapılmadığını anlamıyorum. Hastanelerin kralları olan doktorlar memleketin en yüksek puanlı okullarından mezun olduklarına göre konu zeka eksikliği olamaz. Doktorların onda biri bile hastanelerin işleyişi ile ilgilenseler hastanelerin çiçek gibi olması gerekir. Bu kurumsal aldırmazlık nasıl oluşmuş? İyileştirme önerisinde bulunan, insiyatif alan doktorlar üstleri tarafından cezalandırılıyorlar mı?
Ahlak anlayışım gereği eğitim görmüş, göreli olarak rahat yaşayan insanların onlar kadar şanslı olmayanlara karşı sorumlulukları olduğuna inanırım. Memleketimizde bu sorumluluk daha ziyade karşıdakinin ihtiyacını/hassasiyetini anlamadan akıl vermek, çözüm dayatmak biçiminde tezahür ediyor. Hastanelerdeki durum doktorların entellektüel potansiyeli ile karşılaştırıldığında bana ahlaksızlık gibi görünüyor. Sınır Tanımayan Doktorlar'ın Türkiye'de ofisi olmaması da bu inancımı güçlendiriyor.
Bu konuda bilgisi olan varsa beni aydınlatsın.
Ümit verici bir örnek: Türkiye'den Doktor Geldi
Sevdiğim bir doktor örneği: Hastalarımdan Öğrendiklerim
music:
* Bob Dylan - Knockin' on Heaven's Door
* Dire Straits - Sultan's of Swing
* Dire Straits - Brothers in Arms
Saturday, December 25, 2010
Subscribe to:
Posts (Atom)