Saturday, September 06, 2008

Bir milyon yıl sonra

Londra'daki bilim müzesinin en hoşuma giden kısımlarından birisi müzedeki kitapçıydı. Bilimle alakalı çok sayıda ilginç ve eğlenceli kitapla doluydu, hepsini alasım gelmişti. Nefsime hakim olup yalnızca şu üçünü aldım:


Üç kitabın ortak özelliği normalde ciddi bilimsel kimlikleri olan insanların uçuk konular üzerinde hayal güçlerini serbest bırakmaları sonucu ortaya çıkan yazılardan oluşmaları. İlk ikisini bitirdim, fena değillerdi, ilginç fikirler vardı. Erinmezsem bir ara özetini yazarım. Bu yazıyı yazmama neden olan ise üçüncü kitap, Year Million.

Kitabın konusu gelecekle ilgili fantazi ve öngörüler. Gelecekten kasıt da önümüzde elli yıl değil, bir milyon yıla kadar neler olabileceği! İlk kez bir kitabı daha bitirmeden yazıyorum çünkü kitabın birinci bölümü (özellikle de Steven B. Harris tarafından yazılan Ch.3) beni uzun zamandır hiçbir kitabın eğlendirmediği kadar eğlendirdi. Hatta zaman zaman sayfadaki tüm satırları işaretleme isteği geldi:


Bir kaç pasaj:
[s.xxii] Today we should welcome, and even study, every serious attempt to envisage the future of our race; not merely in order to grasp the very diverse and often tragic possibilities, but also that we may familiarize ourselves with the certainty that many of our most cherished ideals would seem puerile to more developed minds. To romance the far future, then, is to attempt to see the human race in its cosmic setting, and to mould our hearts to entertain new values.

[s.59]... your present brain sits shock-insulated in the dark, and gets only a view of feel of the world by means of chains of digital signals coming from sense organs.

[s.78] The philosopher Schopenhauer noted "A man can surely do what he wills to do, but he cannot determine what he wills."

[s.81]... even the ideas of "force" and "free will" become a bit mixed if the only sense of purpose of a designed creature is the satisfaction of your desire.

mp3: Duran Duran - Wild Boys
They tried to tame you
Looks like they'll try again

No comments: