Zamane aileler için ideal ev büyüklüğü nedir? Bu sorunun cevabı bütçenizi ve ne kadar ev temizliği yapmanız gerekeceğini de etkilediğinden üzerinde iyi düşünülmesinde fayda var. Naçizane fikirlerim:
* Salon sadece misafirler için tasarlanmış bir yer değildir. Günlük yaşantı salonda dönmelidir. Eskiden bol misafirli, üç neslin bir arada yaşadığı günlerde belki ayrı bir salon/misafir odası tutmak mantıklı idi ama geçti artık o zamanlar.
* Televizyonu kablosuz kulaklıkla izleme kuralı getirirseniz (en iyisi tv'yi hiç açmamak) salonu çalışma odası olarak da kullanabilirsiniz (tabi çoçuk yoksa).
* Laptop alırsanız ayrı bir bilgisayar masasına gerek kalmaz ve kalabalık azalır.
* Mutfakla salon arasında yarım duvar olmalı. Yemek yapanla iletişim kesilmemeli. Buna Amerikan mutfak mı deniyordu?
* Çoçuk varsa her çoçuk için ayrı bir oda gerekir. Kendi başlarına kalabilecekleri özel alanlara ihtiyaç var. Ebeveynler özel alan/çalışma odası olarak yatak odasını kullanabilir.
Velhasıl çoçuk yoksa bir oda bir salon yeter, hadi olmadı 2+1'de anlaşalım, 100m^2'yi geçmenin lüzumu yok. O zaman evi ısıtmak, temizlemek de çoçuk oyuncağı olur. Kırk yılda bir kalabalık misafir gelirse otel diye bir teknoloji var, "olmaz öyle" demeyi bırakıp bunun ayıp olmadığını, şehir hayatının parçası olduğunu kabul edelim, rahat edelim. Uç noktası için örnek:
Enteresandır, son zamanlarda Ankara'da yapılan dairelerin çoğu tam tersi bir şekilde 4+1, 150m^2 ve üstü yapılıyor. Bana pek akıllıca gelmiyor.
Sunday, November 08, 2009
Subscribe to:
Post Comments (Atom)
5 comments:
ayrıca Ankara gibi kış memleketlerinde insanlar ısıtabilecekleri büyüklükte evlere sahip olsunlar lutfen. Ev Konya ovası gibi, doluşmuşlar bir odaya, ben gitmezden az evvel "misafir gelecek" diye buz tutmuş salonun peteklerini açmışlar, oraya oturtuyorlar adamı, otur oturabilirsen. ayaklarını içine soksan ısınmaz, o derece. hayır, yazın da böyle püfür püfür tüm odalara yayılsalar, onu da anlıycam, o da yok. Noluyo kardeşim o zaman 150 m2lik ev? Lütfen burdan duyun sesimi, kış geliyo buz kesmiş evlerde ince çorabımnan 2 saat oturmak istemiyorum, böhüüüü:(
2004 senesinde ilk minik evimde bir-kac ay yasadiktan sonra, ev konusundaki kriterimi belirledim: Ideal ev elektrik supurgesini prizden hic cekmeden butun evi supurebildigin evdir.
Simdiye kadar ise yaradi :))
Amerikan mutfak benim icin de bir olmazsa-olmaz, sadece bu sayede yemek yapabiliyor ve yemek yaptigim icin dirdir edip ariza cikarmayabiliyorum :). Diger turlu insan mutfaga girince hayattan kopuyor sanki, sonra gelsin kebaplar gitsin kumpirler.
Kablosuz kulaklik olayini hep hayal ettik ama soyle kucugunden bir tane bulamadik disimize gore.
Simdilik tek sorun calismak isteyenin kacabilecegi sessiz bir yer olmamasi.O da olsa 35m2 icinde mutlu mesut, sicacik, yasamak mumkun.
şamilciim, salon-mutfak arasının açık olması olayına aynen katılıyoruz. ancak bizim gibi dağınık yaşamı ama aynı zamanda misafiri seven bir ikili için günlük hayatta kullanılmayan ayrı bir oda olması şart.
çocuktan sonraki ev olayına ise hiç girmiyoruz. o zaman kural mural kalmaz ortada!
"ev = çiftlik" olur zannımızca.
:))
Eskiden saçma gelen misafir odası, içinde bulunduğum zaman diliminden (çocuklu+küçük salonlu bir ev hayatı yaşarken) bakınca mantıklı geliyor. Şimdi sen de büyük bir evdesin, fikirlerin değişti mi? :)
Hala misafir odası fuzuli diyorum. Bizim evdeki parçalı salon çocuklu durum için ideal. Hem çocuk bizimle birlikte oluyor, hem de oyuncak kaosu salonun diğer kısmına geçmiyor.
Post a Comment